YARGITAY, çok tartışılacak bir karara
imza atarak, sürücünün alkollü olmasını sigorta bedelinin ödenmemesi için tek
başına yeterli saymadı. Emsal oluşturacak karara göre, sigorta şirketleri
sürücü alkollü olsa da oluşan hasarı ‘kusuru olmaması halinde’ ödemek zorunda
kalacak.
Yargıtay 17’nci Hukuk Dairesi, sigorta şirketinin ‘sürücü
alkollü’ diye karşılamadığı, 10 bin liralık onarım bedelinin ödenmesine vize
verdi. N.B adlı kadın sürücü, dört yıl önce Mardin Nusaybin’de kaskolu
aracıyla tek taraflı trafik kazası yaptı. Hasarlı araç 922 kilometre uzaklıkta
Çorum’daki servise çekiciyle taşınıp onarıldı. Sigorta şirketi, “sürücü alkollü”
diyerek hasarı ödemedi. N.B, onarım ve çekici masraflarının karşılanması için
16 bin 400 liralık maddi tazminat davası açtı.
Davalı temyize
gitti
Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, davalı sigorta şirketinin
avukatının ‘Sürücü alkollü, hasar teminat dışında’ itirazına rağmen bilirkişi
raporu ışığında hasarın ödenmesine karar verdi. Mahkeme, 2 Kasım 2011’de
faturalandırılan 10 bin 34 liralık onarım ve bin 400 liralık çekici masrafının
toplamı 11 bin 434 liranın davacı sürücüye ödenmesine hükmetti. Davalı sigorta
şirketi ise kararı temyiz etti. İki taraflı şikayetleri inceleyen Yargıtay
17’nci Hukuk Dairesi, 10 bin 34 liralık tamir masrafının ödenmesini usul ve
yasaya uygun bulup onadı.
Kanıtlanması gerekir
Avukat Alper Sarıca, Yargıtay’ın sürücünün alkollü olmasını
sigorta bedelinin ödenmemesi için tek başına yeterli saymadığını
belirterek, “Kara taşıtları kasko sigortası genel şartlarına göre
rizikonun teminat dışı kalabilmesi için sürücünün sadece alkollü olması yeterli
değildir. Kazanın münhasıran alkolün etkisi ile oluştuğunun sigortacı
tarafından kanıtlanması gereklidir” dedi. Bir kişinin sırf ‘alkollü’ diye
sigorta şirketinin ‘Ben hasarı ödemem’ diyemeceğini ifade eden Sarıca şunları
söyledi:
Kazada alkol etkisi yok
“Yargıtay, bu kararda sürücünün alkollü olmasını kazada etkisi
olmadığı sonucuna vararak, tazminat talebini kabul etmiştir. Sürücüsü 200
promil alkollü olsun, yolunda giderken, karşı şeritten bir araba gelip üzerine düşerse, kasko şirketi ‘alkollüsün ödemem’
diyemez. Yargıtay’ın uygulamaları bu yönde. Yargıtay, kazaya münhasıran alkolün
yol açıp açmadığına, yol, hava şartlarına, kusur oranına bakıyor. Ama biz Türk
insanıyız. Sigorta şirketleri ‘alkollü’ diye hasarı ödemiyor, 100 kişiden 5’i
dava açıyor.”
Alkol varsa sigorta
kesinlikle ödenmez
TÜRKİYE Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği Genel Sekreteri
Erhan Tunçay, konu ile ilgili olarak şunları söyledi: “Alkollü araç
kullanılırken yapılan kazalarda kasko kesinlikle ödemez. Zaten bu durum kanunda
da var. 30 ya da 50 promil diye bir sınır da olmadığına göre, alkollü aracın
kazasını kaskonun hiç bir şekilde ödemeyeceği sonucu ortaya çıkıyor. Mahkemenin
bu kararı neye göre verdiğine bakmak lazım. Türkiye, alkollü araç kullanmanın
yasak olduğu bir ülke. Başlangıç noktası olarak bunu alırsak, ödenmeyeceğini
görebiliriz.”
Caydırıcı önlemlerin etkisi
azalacaktır
RAY Sigorta İcra Kurulu Üyesi Metin Akgün, mahkemenin kazanın
sebebiyetinin alkolden kaynaklanıp kaynaklanmadığı konusunun ispatını sigorta
şirketlerinin bırakmış olmasını doğru bir yaklaşım olmadığını belirterek,
“Teknik açıdan bakıldığında yasal sınırın üzerinde alkol kullanılımı sürücünün
reflekslerini zayıflatacak, kendisi ya da diğer sürücülerin kazaya sebebiyet
vermesine neden olacaktır. Diğer açıdan bakıldığında ise, alkollü araç
kullanımı dolayısıyla sigorta şirketlerinin hasar ödemesi yapması yönündeki
kararlar, toplumda alkollü araç kullanımı yönündeki caydırıcı önlemlerin
etkisini azaltacaktır” dedi.
922 km çekici ücreti
kaskoya ödetilmedi
YARGITAY, Gölcük 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin bin 400 liralık
çekici masrafının sürücüye ödenme kararını ise bozdu. 922 kilometre çekici
ücretinin kaskoya ödetilemeyeceği kararını veren Yargıtay, aracın kaza yerine
en yakın servise çektirilmesi gerekirken, Nusaybin’den Çorum’a getirilerek,
zararın ağırlaştırıldığını belirtti. Mahkemenin aynı bilirkişiden ek rapor
alarak, “olağan” ve “makul” bir çekici ücreti belirlenmesi istendi. Yerel
Mahkeme bozmaya uyarsa, “makul-olağan” yeni bir çekici ücreti belirleyecek.
Ancak, mahkeme ilk kararda direnirse son sözü Yargıtay Hukuk Genel Kurulu
söyleyecek.
hürriyet

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder